Prof. Dr. Lale Gönenir Erbay

Randevu Hattı

0530 977 42 64

Bize Yazın

info@laleerbay.com

BAĞIMLILIK TEDAVİSİ

BAĞIMLILIK TEDAVİSİ

Bağımlılık uzun süre bir kişilik bozukluğu olarak görülmekle beraber artık bir hastalık değerlendirilmektedir. Çünkü bağımlılığa ilişkin beyinde birçok nörokimyasal ve nörfizyolojik değişimler bulunmaktadır. Ayrıca özgün kalıtımsal özellikleri, kendine has seyri ve tedavisi vardır. Tüm bu nedenlerle bağımlılığın ayrı bir hastalık olarak kabul edilmesi doğru bir yaklaşımdır.

Bağımlılığa yol açan birçok etken vardır. Bunlar; aile, çevre, kişilik özellikleri, genetik yapı, psikolojik problemler, sosyal problemler ve biyolojik nedenlerdir. Tüm bu nedenler birlikte etki eder.

Bağımlılığın farklı belirtileri vardır:

1.      Bağımlı olunan madde ya da davranış (kumar, oyun, internet gibi) başlayınca durdurulamaz.

2.      Bırakıldığı zaman yoksunluk yaşanır (uykusuzluk, terleme, rahatlayamama, sinirlilik gibi)

3.      Zamanının büyük bölümünü alır

4.      Bağımlı olunan madde ya da davranış yüzünden sorumluluklarını yerine getirememeye başlar (iş ya da okulda sorunlar yaşamak, çocuğuna bakamamak gibi)

5.      Zaman içinde kullanılan madde ya da davranışın miktarı artar.

6.      Bağımlı olunan madde ya da davranışı bırakmak için sonuç vermeyen girişimleri vardır

7.      Tekrar kullanmak ya da davranışı yapmak içim şiddetli arzu duyulur

8.      Zarar görmeye rağmen devam eder.

 

Bağımlılık hemen gelişmez, deneme, düzeni kullanım ve sonrasında bağımlılık aşaması gelir. Hastanın hangi aşamada olduğuna göre müdahale etmek gerekir. Ne kadar erken müdahale edilirse o kadar başarılı olunur. Bağımlılık kronik bir hastalıktır. Düzelme ve tekrarlamalar görülebilir. İyileşme yavaş olur. Hayal kırıklığı yaşamamak, iyileşmeyi sağlamak için uğraşmaya devam etmek önemlidir.

Tedavideki hedef; madde ya da davranışın bırakılması ya da azaltılması, yasal olmayan etkinliklerde azalma, işlevsellikte artma, aile ilişkilerinde, ruhsal durumda, beden sağlığında düzelme ve stresle başa çıkma becerilerinin arttırılmasıdır.

Zorla tedavinin hiçbir faydası yoktur. Kişi yaşamını değiştirmedikçe ve bırakmayı istemedikçe tekrar başlama sık görülür.

Bağımlı olmak zordur. Çok çeşitli ve önemli sosyal, ruhsal, bedensel, ekonomik sorunlar yaşarlar. Bağımlılıkları beyinlerini etkilediği için kendilerini durdurmakta zorlanırlar. Sadece bağımlının hayatı değil ailenin de yaşamı zorlaşır. Aile hayal kırıklığı, suçluluk, inkar, ümitsizlik, şaşkınlık, ne yapacağını bilememe, öfke, utanç ve korku gibi duygular arasında gidip gelir. Bu duygulardan en az birkaçı bir arada yaşanır. Çünkü bağımlılar kendi hayatları üzerinde kontrollerini kaybettikçe yakınları üzerinde daha çok güç kullanmaya başlarlar.

Mutlaka kişinin bırakma konusunda motivasyonunu arttırıp psikiyatri hekimine başvurması gerekir. 

Yorumlar (0)

Whatsapp Yaz!
Tıkla Ara!